Yabani (ekşi) elma, genellikle dağ yamaçlarında ve kırsal arazilerde kendiliğinden ve doğal olarak yetişen bir elma çeşididir.
Yabani elma, ortalama 3 cm çapında, beyaz etli, güzel kokulu ve aromalı, sarı veya kırmızı renkli bir meyve olup, yetiştiği yörelerde genellikle çaya katılmak sureti ile (limon yerine) tüketilen bir meyve olarak karşımıza çıkmaktadır.
Rosaceae familyasından Malus communis L. cinsine ait olan elmalar genel olarak; % 85 su, % 11 karbonhidrat, % 2 diyet lifi, % 0,6 yağ, % 0,5 organik asit ve % 0,3 proteinden oluşur ve bileşiğinde en fazla bulunan asit malik asit olup, fenolik asitler ve vitaminler bakımından da oldukça zengindir.
Elma, eski çağlardan bu yana bilinen, farklı şekillerde ve oldukça fazla miktarda tüketilen meyvelerden biridir. Öyle ki elma, sahip olduğu bir kısım tedavi edici özellikleri nedeniyle tarihi yazıtlarda övüldüğü bilinmektedir.
Kültüre alınmış ya da yabani birçok türü bulunan elmanın çok bilinmeyen ancak önemli özelliklere sahip olan çeşitlerinden biri de ekşi elma olarak bilinen Malus sylvestris Miller’dir. Ekşi elma, halk arasında “dağ elması” veya “acuk” olarak da bilinmektedir.
Ekşi elma ağacı, bir ağaçtan çok bir çalı gibi görünür. 80-100 yıl kadar yaşayabilir ve 23-45 santimetre gövde çapları ile 10 metreye kadar büyüyebilir.
Zayıf rekabet gücü ve yüksek ışık gereksinimi nedeniyle, yabani elma çoğunlukla ormanların ıslak kenarlarında ve tarım arazilerinin kenarlarında yetişir.
Ekşi elma, Orta Asya kökenli bir meyve olup, günümüzde Avrupa, Amerika ve Anadolu’da farklı türlerinin yetiştiği bilinmektedir.
Yabani ekşi elma kültüre alınmış elmaların atası olarak da bilinmektedir. Yabani ekşi elma çeşidi ekonomik bir ürün olmamakla birlikte, yetiştiği yörelerde farklı şekillerde ve değişik amaçlarla tüketilmektedir.
Yabani ekşi elmanın genellikle meyveleri kullanılmaktadır. Ancak çayda olduğu gibi aroma verici olarak kullanıldığı zaman çekirdekleri de (tohumları) kullanılmış olmaktadır. Bunun yanı sıra reçel ya da benzeri ürünlere dönüştürüldüğü zaman renk vermesi amacıyla çekirdekleri de kullanılmaktadır.
Yabani ekşi elman ülkemizin her bölgesinde az veya çok bulunmakla birlikte, en yoğun bulunduğu yerler Kastamonu, Bayburt ve Erzurum yöreleridir.
Yakın çevresinde oldukça yaygın olarak tercih edilmektedir ve genellikle çay ile birlikte tüketilmektedir.
Bayburt ve Erzurum yöresinde, çaya limon yerine ekşi elma ilave edilerek hem çok güçlü olan aromasından faydalanılmakta hem de hastalıkları önleyici olarak değerlendirilmektedir. Buna ilaveten çoban salatalarının içinde de kullanılabilmektedir.
Kastamonu yöresinde bu meyveye “acık” veya “acuk” denilir ve acuktan bir nevi şıra üretilir ki buna da “acuk ekşisi” denir.
Ayrıca elma suyu, elma çayı, elma sirkesi, elma şarabı, elma pekmezi, elma hoşafı gibi ürünlere de işlenebilmektedir.
Ekşi elma bu yörelerde sadece mevsiminde değil derin dondurucularda ya da turşu ve şıra olarak diğer mevsimlerde de çok yoğun bir şekilde kullanılmaktadır.
Her ne kadar ekonomik bir meyve olarak tarif edilmese de bu yörelerde Pazar ve marketlerde rahatlıkla yer bulmakta ve satılmaktadır.
Yabani Elmanın Bileşimi ve Sağlığa Faydaları
Afyonkarahisar Tıbbi ve Itri Bitkiler Merkezi tarafından bildirildiğine göre bu elma türünde, glucid (%12,6), protid (% 0,3), su (% 84,3), lif (%2,5), lipid (% 0,3) bulunmaktadır. C vitamini başta olmak üzere, B1, B2, PP, B5, B9, provitamin A (Karoten) ve E vitamini ihtiva ettiği bildirilmektedir.
Bunların yanı sıra potasyum, magnezyum, fosfor, kalsiyum, çinko, demir, manganez gibi oligo-elementleri de barındırmaktadır.
Meyve ve sebzeler genellikle içerdikleri yüksek oranda su ve bazı organik maddeler (fenolik bileşikler, antioksidanlar, asitler vitaminler vb.) ile öne çıkmaktadırlar. Bazı çalışmalara göre yabani-ekşi elma meyvesinin glikoz miktarı 46 mg/L olarak tespit edilmiştir. Meyvelerdeki şekerler tat ve kalite kriteri olmasından ve de bitki besin elementleriyle ilişkilerinin bulunmasından dolayı oldukça önem arz etmektedir.
Bir çalışmada, yabani elmanın C vitamini miktarı 30,7 mg/100 g olarak tespit edilmiştir. C vitamini antioksidan özellik gösteren bir vitamin olup, oksijen radikallerinin hücreye zarar vermesini engellemeye yardımcı olur. C vitamini demirin emilimini arttırır; kemik, kan ve yara iyileşmesinde rol oynar.
Yabani ekşi elmanın antioksidan içeriği açısından da oldukça zengin olduğu bilinmektedir. Antioksidanlar, yiyeceklerde veya vücutta düşük derişimlerde bulunduğunda oksidasyonu önemli miktarda engelleyen veya geciktiren maddelerdir. İnsan sağlığında antioksidanların etkisi çok önemlidir. Bu etkilerden en önemlisi radikal yakalayıcı ve zincir kırıcı sistemlerle ortaya çıkmaktadır.
Buradan hareketle yabani ekşi elmanın;
- böbreklerin temizlenmesinde,
- baş ağrısının tedavisinde,
- kolesterolü ve yüksek tansiyonu düşürmede,
- kan şekerini kontrol altında tutmada,
- romatizma,
- gut hastalığı ve uykusuzluğun tedavisinde,
- bağırsaklardaki parazitlerin dökülmesinde,
- yorgunluk ve kabızlığın giderilmesinde faydalı olduğu düşünülmektedir.
Son zamanlarda yapılan araştırmalarda yabani elmanın, prostat ve akciğer kanserine, kalp damar rahatsızlıklarına ve kronik hastalıklara yakalanma riskini azalttığı ve DNA hasarını azaltan değerli antioksidan bileşenlere sahip olduğu bildirilmektedir. Ayrıca lipid oksidasyonu, bağışıklık sistemi hasarı, astım ve diyabet gibi hastalıkların oluşum riskini azaltan fitokimyasalları da içermektedir.
Yoğun olarak tüketen kişiler bu meyvenin uykusuzluğa ve şekere iyi geldiğini çoğu kez belirtmektedirler. Ayrıca bazı yerlerde tansiyonu çıkan ya da ateşlenen kişilere bu elmadan yedirildiğini ya da çayının yapılıp içirildiğini de ifade etmektedirler.
Kastamonu yöresinde üretilen acuk ekşisinin ise özellikle bağırsak parazitlerine karşı etkili olduğu belirtilmektedir. Acuk ekşisinin böbrek ve kalp-damar sağlığına da olumlu etki gösterdiği yöre insanı tarafından bildirilmektedir.
Bu meyvenin uzun yıllardan bu yana bu şekilde tüketildiği ve özellikle kış aylarında hasta olmamak için daha fazla tüketilmeye çalışıldığı bildirilmektedir.
Sonuç olarak, hem taze hem de kurutulmuş yabani elma sağlık açısından son derece faydalıdır denilebilir. İçerdiği fenolik maddeler, C vitamini ve antioksidan kapasitesiyle serbest radikallerin zararlarına karşı vücudun savunma mekanizmasının güçlenmesinde ve dolayısıyla bazı hastalıkların önlenmesinde fonksiyonel bir özelliğe sahiptir.
Özellikle, sağlıklı beslenme ve kanser gibi ağır hastalıklardan korunmak için oldukça önemli bir meyvedir.
Diğer taraftan, yabani elmanın sağlık üzerine etkileri yeterince araştırılmış bir konu değildir. Yöre insanlarının beyanları ve yapılan kısıtlı çalışmalar sonucunda elde edilen veriler sunulmuştur. Bu konu üzerinde yapılacak araştırmalar, yabani elmayı anlamamız ve net bir şekilde nelere faydalı olduğunun anlaşılması adına oldukça önemlidir.
Be First to Comment